DÜŞÜK LÖKOSİTLİ STANDARDİZE PRP’NİN (A-PRP) MEZOTERAPİ YÖNTEMİYLE UYGULANMASI
Düşük lökositli standardize PRP’nin (A-PRP) deri rejuvenasyonunda ölçülebilir yararlar sağladığına yeni kolajen oluşumunu artırdığına yönelik klinik bulgular mevcuttur. Bu bulguyu destekleyen klinik çalışmalardan biri de ülkemizde yapılmıştır*.
1 yıl izlem süreli bu çalışmaya deri yaşlanması yakınması olan 20 hasta alınmıştır. Hastaların sağ infraoriküler (Kulak arkası) ve tüm yüz bölgelerine düşük lökositli standardize PRP (A-PRP, Regenkit), sol infraoküler bölgelerine de salin solüsyon (kontrol) enjekte edilmiştir. Enjeksiyonlardan 28 gün sonra hem A-PRP hem de salin solüsyon enjekte edilen bölgelerden biyopsi alınmıştır.
Uygulama: Uygulamalarda anestetik krem kullanılmıştır. Yüz bölgesinde papiler dermise (yaklaşık 1,5-2 mm derinliğe) 1’er cm aralıklı noktalar oluşturacak şekilde ve her bir noktaya 0,15 ml verilecek biçimde toplam 2 ml A-PRP  30 G iğne ile mezoterapi tekniği ile “point by point” enjekte edilmiştir.
Sonuçlar: Biyopsi örneklerinin histopatolojik incelemesi elastik liflerin sayı ve kalınlıkları ile kolajen içeriğinin hem salin hem de A-PRP alanlarında arttığı ortaya çıkmıştır. A-PRP uygulanan alanlardaki artış (%89,05) salin uygulanan alana göre (%46,01) anlamlı ölçüde yüksek bulunmuştur. Ciddi bir yan etki gözlenmemiştir. Oluşan yan etkiler hafif morarma, yanma hissi, hafif ve ciddi eritem olarak sıralanmıştır.  Bu bulgulara dayanarak, A-PRP uygulamasının yüz derisi rejuvenasyonunda etkili ve güvenilir bir seçenek olarak değerlendirilebileceği sonucuna varılmıştır.
Ekli video mezoterapi yöntemiyle A-PRP uygulamasına iyi bir örnek oluşturmaktadır.
*Histologic Evidence of New Collagen Formulation Using Platelet Rich Plasma in Skin Rejuvenation: A Prospective Controlled Clinical Study, Ozlem Karabudak Abuaf, Hamza Yildiz, Hüseyin Baloglu, Memet Ersan Bilgili, Hasan Aktug Simsek , Bilal Dogan  Ann Dermatol, 2016 Dec; 28(6):718-724.doi: 0.5021/ad.2016.28.6.718. Epub 2016 Nov 23.
STANDARDİZE A-PRP’NİN SAÇ GÜÇLENDİRME /SAÇ EKİMİ UYGULAMASI
A-PRP‘nin en yaygın biçimde kullanıldığı alanlardan biri Saç ile ilgili uygulamalardır.  A-PRP Androgenetik Alopesi (AGA) tedavisinde ümit verici sonuçlar üretmektedir. Aşağıda A-PRP’nin bu endikasyonlarda kullanımına yönelik öneriler yer almaktadır.
Saç Güçlendirme
Her uygulamada 1 veya 2 tüp standardize A-PRP kullanılabilir.
Uygulama:
Uygulamanın 1 saat öncesinde uygulama alanına topikal anestezik krem uygulanır. Daha sonra da bu alana yoğunlaştırılmamış ve aktive edilmemiş (Aktivatör olduğu varsayılan herhangi bir madde eklenmemiş) düşük lökositli standardize A-PRP, 27-32 G iğne ile napaj veya mikropapül oluşturma yöntemiyle uygulanır. Eğer mezoterapi tabancası kullanılacaksa (örneğin U 225) 1,5 ila 4 mm derinlik hedeflenmelidir.
FUE Yöntemiyle Saç Ekimi:
Her uygulamada 1 veya 2 tüp A-PRP kullanılabilir.
Uygulama:
Greft alımından 3-4 hafta önce donör ve ekim alanlarına A-PRP ile saç mezoterapisi yapılmalıdır.
Greftleme sırasında alınan greftler hedef bölgeye ekilene kadar beslenmeleri amacıyla A-PRP içinde bekletilmelidir.
Greftleme işleminden hemen sonra donör ve ekim alanlarına A-PRP topikal olarak  uygulanır.
Greftleme işleminden 3-4 hafta sonra donör ve ekim alanlarına A-PRP mezoterapi yöntemiyle uygulanır.
Uygulama sıklığı ve izleme
Uygulama 3-4 haftalık aralarla toplam 3 uygulama şeklinde yapılmalıdır. İdame uygulaması ise her 6 ayda bir yapılacaktır.

Danışanlarınızı estetik amaçlı A-PRP uygulaması konusunda bilgilendirirken ekli metinde yer alan bilgilerden yararlanabilirsiniz.
ESTETİK AMAÇLI A-PRP UYGULAMASINDAN SONRA YAPILMASI GEREKENLER
Doktorunuz cildinizin yeniden yapılanması ve onarımı için estetik amaçlı A-PRP uygulaması yapmaya karar verdiyse uygulamanın öncesinde ve sonrasında şunlara dikkat etmelisiniz:
  • A-PRP uygulaması Tıp Doktorları tarafından “medikal gereçler” ile yapılması gereken tıbbi bir uygulamadır. Vücudunuzdan alınan canlı bir dokunun bir başka bölgeye nakledilmesi tıbbi bir işlemdir, bunda kullanılacak gereç Sağlık Bakanlığınca medikal gereç onayı almış bir “kit” olmalıdır.
  • Uygulamanın 2-3 gün öncesinde ve sonrasında Steroid olmayan antienflamatuar ilaçları, kan sulandırıcı ilaçları kullanmamalı, sağlıklı beslenmeli, yağlı besinlerden, kahve ve alkolden bir süre uzak kalmalısınız.
  • Uygulama sonrasında bir miktar şişme ve kızarıklık olması normaldir, bunun artmasını engellemek için zorlayıcı fiziksel aktivitelerden bir süre kaçınmalısınız. Günlük yaşamınıza hemen dönebilirsiniz, ancak ortamınızda hava kirliliği, toz, kimyasallar, buhar, duman ve benzeri dış faktörler varsa bu ortamdan birkaç gün uzak kalmalısınız.
  • Bir süre yüzme havuzuna girmeyin, havuz kimyasalları cildinize zarar verebilir; sauna, hamam buhar banyosu fazladan ısı verirler, duşta da sıcak yerine ılık suyu tercih edin; unutmayın cildinizde kanınızdan nakledilen minik, canlı yapılar var.
  • En az 3 gün boyunca güneşten koruyucu ürünler kullanmalısınız.
  • Doktorunuz uygulamadan sonraki 4-24 saat boyunca cildinizi yıkamamanızı önerecektir, mutlaka yıkamak zorundaysanız ılık suyla ve hafif, organik bir ürünle (bebek ürünü olmamalı) ovalamadan yıkayıp küçük dokunuşlarla kurulayın.
  • Doktorunuz cildinizi yeniden yapılandıran bu temel uygulamadan sonra ablatif laser, peeling veya cilde konrollü hasar vererek yeniden yapılandıracak diğer işlemleri planlayabilir. (A-PRP’yi ayrıca bu işlemlerden sonra da uygulayabilir). A-PRP’nin temel amacı cildinizi bu estetik işlemlerin öncesinde onları tolere edebilecek, sağlıklı bir yapıya kavuşturmaktır. Bu, işlemlerden elde edilecek etkinin kalıcılığı ve cildinizin bu işlemleri rahatlıkla tolere edebilmesi etkili bir PRP uygulaması sayesinde çok daha kolaydır.
  • Derinizin gençleşmesi ve sağlıklı bir yapıya kavuşması sadece nem desteği sağlayarak veya renk/ton farklılıklarına neden olan pigment oluşumunu ve birikimini dışarıdan müdahale ederek düzenlemekten, ya da istemsiz kasılmalar nedeniyle kırışan yüz derisini daha gergin bir hale getirmek amacıyla botulinum toksini uygulamaktan daha fazlasını gerektirir. Derinizdeki damar yapısının düzelmesi, sarkma ve kırışıklıklara neden olan hacim kaybını derinizde doğal yolla mevcut kolajen ve elastin gibi gibi yapıları dışarıdan değil kendi vücudunuzun kaynaklarıyla doğal yolla desteklenerek artması A-PRP ile mümkündür. PRP estetik bir düzelme ve iyileşmeyi doğrudan değil, derinizi daha sağlıklı hale getirerek yapar. Uygulama sonuçlarından beklentinizi bu gerçeği göz önünde bulundurarak belirleyin.
Geçmiş olsun!

GÖZ ALTI MORLUKLARINDA A-PRP + HYALURONİK ASİT UYGULAMASI 
Yüzümüzün yaşlı ve yorgun görünmesinin önemli nedenlerinden biri göz altlarındaki torbalanmalar ve göz altı morluklarıdır. Göz altlarındaki bu görüntü yüzün yaşlı ve yorgun bir yüz olarak algılanmasında deri kırışıklıklarından daha etkilidir.
Temelde 2 farklı sorun vardır, torbalar ve morluklar. Torbalar sıvı birikimi kaynaklıdır. Saman nezlesi, sinüzit gibi alerjik yakınmalar tetikleyicidir. Yüzüstü veya yan yatma pozisyonu torbaları büyütür. Sırtüstü yatma önerilir. Uykusuzluk, yorgunluk, gözlerin ovalanması, makyaj temizlenmeden uykuya geçilmesi, alkol alımı gözaltı torbalarını artırır.
Göz altı morluklarının nedenleri nelerdir?
Göz altı morluklarının nedenleri çeşitlidir. Genetik faktörler, göz altında yaşa bağlı kolajen kaybı önemlidir. Sorunun kaynağı göz altında pigment birikimi veya kılcal damarların dolaşım problemi olabilir. Bazen neden göz altı derisinde hacim kaybıdır; gözaltı çukurlaşır ve koyu görünür. Karaciğer hastalığı, anemi, ilaç kullanımı da koyu halkaların oluşumuna neden olabilir. Özellikle sigara kullanımı dolaşım problemlerini ve gözaltı morluklarını artırır.
Göz altı morlukları ile nasıl baş edilir?
Kapatıcı makyaj, IPL laser uygulamaları, göz altında kullanımı amaçlı renk açıcı kremler kullanılabilir. Hyaluronik asitli ürünlerle yapılacak profesyonel uygulamalar oldukça iyi sonuçlar verirler. PRP (Platelet Rich Plasma) uygulaması gözaltı morluklarının giderilmesinde oldukça etkilidir.  Morlukların nedeni ne olursa olsun (pigment birikimi, kolajen kaybı veya damar yapısındaki bozulmadan kaynaklanan dolaşım problemi) PRP nedeni ortadan kaldırabilecek güçtedir. Aynı anda hem PRP hem de hyaluronik asit uygulamasının yapılabildiği Cellular Matrix gibi yenilikçi ürünlerle çok daha iyi sonuçlar elde edilmektedir. Daha fazla bilgi için dermatoloji uzmanlarına, plastik cerrahlara veya medikal estetik hekimlerine başvurabilir ve göz altı sorunlarının çözümü için gerekli önlemleri alabilirsiniz.

A-PRP ve Hyaluronik Asit Bileşiminin Deri Rejuvenasyonunda Kullanımına İlişkin İpuçları
Hayvansal veya biyofermentasyon kökenli hyaluronik asit deri rejuvenasyonunda farklı konsantrasyonlarda, çapraz bağ içeren veya içermeyen formlarda uzun zamandır kullanılan bir biyolojik ajandır. PRP ise sağlamış olduğu otolog büyüme faktörleri ile he deride doğal kolajen artışını ve ekstraselüler matriks oluşumunu artıran, hem deri metabolizmasını destekleyen, hem bozulmuş olan damar yapısını güçlendiren özellikleriyle rejuvenasyonda temel hedef olan doğal doku yenileyici etkisiyle son yıllarda oldukça öne çıkan bir rejuvenasyonu seçeneğidir. Hyaluronik asidin fizyolojik hyaluronik aside en yakın yapıya sahip olacak şekilde (1550 kD molekül ağırlığında) biyofermentasyon yoluyla elde edildiği ve lökositi düşürülmüş standardize bir PRP (A-PRP) ile kombine edildiği bir ürünün deri rejuvenasyonundaki etkisi doğal olarak çok daha farklı olacaktır. Böyle bir bileşimin uygulanması konusunda pratik akla şu soruları getirebilir:
  • Kan alımında dikkat edilmesi gereken bir husus var mıdır?
  • Kan aldığımız tüp santrifüj öncesi neden birkaç kez baş aşağı çevrilir?
  • Santrifüj işlemi hangi parametrelere yapılır? Kaç devir? Kaç dakika?
  • PRP ve HA karışımı nasıl homojen hale getirilir?
  • Uygulamada neden düşük hacimli (1 ml) enjektör kullanmak neden yararlıdır?
  • Optimal damlacık / papül büyüklüğü ne olmalıdır?
  • Gözaltı morluklarında kullanılabilir mi?
  • Bu bileşimi mikro iğneleme yöntemleri /dermal kalem ile de uygulamak mümkün müdür?
Bu soruların yanıtını ekli videoda bulabilirsiniz.